Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremler tüm Türkiye’yi derinden sarstı. Depremler binaları yıkmakla kalmadı aynı zamanda psikolojik yıkıma da neden oldu. Uzmanlar bölgede bulunan vatandaşların profesyonel destek almasının önemli olduğunu vurgularken felaket sonrası toplumda oluşan travmayla baş etmenin yolu ise uzmanlara göre rutine dönmek ve yardımlaşmaktan geçiyor.Depremlerin vurduğu bölgedeki yaklaşık 13,5 milyon insan, hem fiziksel hem de duygusal olarak afetten etkilenirken, tüm Türkiye de seferber oldu. Asrın felaketi sonrası Türkiye tek yürek oldu. Enkaz altından çıkarılan her can yeni umut vaat ederken, kaybedilen canlar ise tüm ülkeyi yasa boğdu. Büyük yıkımın ardından ortaya çıkan yürek yakıcı görüntüler, can kayıpları ve geride kalanların yaşadığı acı, herkesin acısı haline geldi.Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından yaşananlar, insanları derinden etkiledi. Depremlerin vurduğu bölgedeki yaklaşık 13,5 milyon insan, hem fiziksel hem de duygusal olarak afetten etkilenirken, psikologlar insanlarda oluşan duygusal yaraların sarılması gerektiğine dikkat çekti.Türkiye Kahramanmaraş'taki iki büyük depremle sarsıldı. Asrın felaketi olarak nitelendirilen depremler sadece 11 ilde değil, tüm Türkiye'yi derin bir yasa sürükledi. Yaşananlara tam olarak anlam veremeyen, yakınlarını kaybeden çocukların travma sonrası stres bozukluğunu tedavi etmek için özenli çaba gerekiyor. Psikolog Hurşit Demir, "İlk birkaç gün uyuyamama, yemek yiyememe, bir şey yapmakta isteksizlik, yorgunluk, çaresizlik hisleri normaldir. Durumu yatıştırmaya çalışmak için doktor önerisi olmadan sakinleştiricilere ve ilaçlara başvurmayın” uyarısı yaptı. Demir, “Herkesin üzerinde çok farklı duygular var. Bulundukları yerde böyle bir deprem olabilir mi? Evleri, iş yerleri güvenli mi? Onların da başına böyle bir şey gelebilir mi diye korku duyuyorlar. Bu meselenin bir boyutu… Ama bunun ötesinde derin bir acı ve yas içindeler.” Dedi.“DEPREM RUH HASTALIKLARINA NEDEN OLABİLİR”Depremi yaşamanın hem sağ kurtulanlar hem de yakınlarını yitirenler için çeşitli ruh sağlığı bozukluklarına neden olabileceğini ifade eden Demir, “ Deprem gibi öngörülmez ve yıkıcı etkisi büyük olan doğal afetlerden sonra, her şeyini yitiren insanlarda yaşama karşı bir anlamsızlık duygusu oluşur. Bu gibi durumlardan sonra toplumsal psikoloji de oldukça olumsuz etkilenecektir. Yoğun bir öfke, yaşananlara karşı çaresizlik duygusu bu duruma neden olurken ruh hastalıklarını da beraberinde getirir." Şeklinde konuştu.“ RUHSAL TRAVMALAR KOLAY ATLATILAMAYABİLİR”Deprem sonrası yaşanılan travmaların kolay kolay atlatılamayacağını belirten Demir, “Ruhsal travma ne kadar şiddetli yaşanmışsa etkileri de bir o kadar fazla ve uzun süreli oluyor. Örnek olarak enkaz altında kalan kişi, kalmayan kişiye göre ruhsal travmayı daha şiddetli yaşayabildiği için travma sonrası stres bozukluğuna yatkınlığı daha fazla oluyor.” İfadelerinde bulundu.“DEPREMİ DAHA ÖNCE YAŞAMIŞ OLANLARIN ANILARI TETİKLENDİ”Van depreminden kaçan insanların Kahramanmaraş merkezli depremlerde yeniden etkilendiğini belirten Demir, “Örneğin daha önce de bir deprem travması yaşamış olanlarda eski anılar tetiklenir. Yapılan çalışmalar onlardaki etkinin yıllarca sürebileceğini, özellikle yıl dönümlerinde reaksiyonlarının artabileceğini gösteriyor. Dolayısıyla kişiden kişiye değişecek çok uzun soluklu psikososyal destek faaliyetlerinin örgütlenmesi gerekiyor.” Diye konuştu.
Kaynak: Haber Merkezi