Türkiye ekonomisinin geleceğine yönelik önemli bir belge olan Orta Vadeli Program, 2024-2026 dönemi için açıklanıyor. Program, Türkiye ekonomisine ilişkin hedefleri ve politikaları içeriyor ve 4 temel amaç etrafında şekilleniyor.
Deprem Yaralarının Sarılması ve Afet Risklerinin Azaltılması: Programın ilk hedefi, ülkenin deprem riski altında bulunan bölgelerinde altyapıyı güçlendirmek ve afetlere hazırlıklı olmak. Bu çerçevede deprem sonrası hızlı iyileşme ve afet risklerinin minimize edilmesi amaçlanıyor.
Finansal İstikrarın Sağlanması ve Enflasyonun Tek Haneye Düşürülmesi: Ekonomik istikrarın teminatı olan finansal istikrarın sağlanması ve enflasyonun tek haneye indirilmesi, ekonomik büyüme ve sürdürülebilir kalkınma için kritik bir adım olarak öne çıkıyor.
Büyüme ve İstihdamın Devam Ettirilmesi: Program, ekonomik büyümeyi ve istihdamı artırmayı hedefliyor. Yatırımların teşvik edilmesi, girişimciliğin desteklenmesi ve sektörel çe diversifikasyon gibi politikalar, bu hedefe ulaşmada rol oynayacak.
Sosyal Adalet ve Refahın Güçlenmesi: Sosyal adaletin artırılması ve refahın genişletilmesi, programın dördüncü temel amacını oluşturuyor. Bu çerçevede gelir dağılımının daha adil hale getirilmesi ve toplumsal farklılıkların azaltılması önem taşıyor.
Orta Vadeli Program, Türkiye ekonomisinin önümüzdeki yıllarda daha sağlam temellere oturtulması ve ekonomik büyüme ile sosyal gelişimin desteklenmesi amacı taşıyor.
Ekonomide 3 yılın yol haritasını belirlemek için aylar süren çalışmada sona gelindi. 2024-2026 yıllarına ilişkin Orta Vadeli Program (OVP) Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleştirilen organizasyonla açıklanıyor. Programda bir sunum yapan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, OVP'de 4 temel amaç olduğunu söyledi.
Yılmaz'ın açıklamaları şöyle:
OVP'ye katkı sunanlara şükranlarımı arz ediyorum. OVP, kamu ve özel kesim için öngörülebilirliği artıran yol haritası niteliği taşımaktadır. 2024-2026 kesimini kapsayacak olup Cumhurbaşkanı kararıyla resmileşmektedir. OVP'de makroekonomik hedefler ve politikalar ile yapısal alanlar yer almaktadır. Kamu içindeki çalışmalarla yetinmedik, sivil toplum kuruluşlarının fikirlerini alarak programı hazırladık. İstişarede ortak akıl bizim temel düsturumuz. Öncelikle ilgili tarafları belirleme politikaların kalitesini artıran, sahiplenmeyi getiren bir süreç.
"BÜYÜME VE İSTİHDAMI ASLA İHMAL ETMEYECEĞİZ"
Afet yaralarının sarılması ve afet risklerinin azaltılması, makroekonomik ve finansal istikrarın sağlanması, enflasyonun tek haneye indirilmesi, yatırım, istihdam, üretim ve ihracat perspektifiyle büyüme ve istihdamın devam ettirilmesi, sosyal adalet ve refahın güçlendirilmesi amaçlar arasında yer alıyor. Afetin yaralarını sararken tek haneli enflasyona giderken büyüme ve istihdamı asla ihmal etmeyeceğiz.
"DÖNEMİN ŞARTLARINI İYİ OKUMALIYIZ"
Para politikasını dönemin ihtiyaçlarına uygun uygulamaya devam edeceğiz. Merkez Bankamız araç bağımsızlığı çerçevesinde üzerine düşeni yapacaktır. Yapısal dönüşümlerde orta vadede somut etkiler bekliyoruz, kısa vadede yapısal dönüşümler gerçekleştiren ülke olarak beklenti kanalıyla olumlu etkileri artırmayı hedefliyoruz.
Son 20 yılda ortalama 3,6 büyürken dünya ekonomisi son yıllarda yüzde 3'lere gerilemiş durumda. Bunu 25-26'ya uzattığınızda tablo fazla değişmiyor. Dünya ticareti büyümenin üstünde gerçekleşirdi bu yıl yüzde 2,3 büyüme bekleniyor dünya ticaretinde. Bu dönemin şartlarını iyi okuyarak politikalarımızı şekillendirmek durumundayız.
"2023'Ü YÜZDE 4,4 BÜYÜME İLE KAPATMAYI BEKLİYORUZ"
Son 20 yılda Türkiye'nin ortalama yıllık büyüme oranı yüzde 5,5 olarak gerçekleşmişti. Dünyanın 2 puan üstünde büyüme performansı sergilemişiz. 2024'te yüzde 4,0, 2025'te yüzde 4,5, 2026'da yüzde 5,0 büyüme bekliyoruz. Bu yıl 1,67 milyar dolar milli gelire ulaşacağız.Kişi başına gelirin 2024'te 12.875, 2025'te 13.717, 2026'da 14.855 dolar olarak gerçekleşmesini bekliyoruz. Nüfusumuzun 88 milyon 750 bine ulaşmış olacak. Ortalama olarak 4,5 büyüme kaydedecek. İstihdamda 2,7 milyon artış bekliyoruz. Yıllık 909 bin ilave, her yıl istihdamda artış bekliyoruz. Buna rağmen işsizlik oranında arzu ettiğimiz ölçüde gerileme olmuyor. İşgücü piyasasına katılım oranında hızlı yükseliş bekliyoruz. İşsizlik oranının 2024'te yüzde 10,3'e, 2025'te yüzde 9,9'a, 2026'da yüzde 9,3'e gerilemesini bekliyoruz. 2023 yılını %4,4'lik büyümeyle kapatmayı bekliyoruz.
"YIL SONUNDA ENFLASYONUN YÜZDE 65 OLMASINI BEKLİYORUZ"
Geçici olarak enflasyonda yükseliş söz konusu. Geçiş döneminin sonrasında çok daha sağlıklı bir zeminde kalıcı olarak enflasyonu düşürmenin yolunu açmış oluyoruz. Geçici olarak enflasyonda yükseliş söz konusu. Geçiş döneminin sonrasında çok daha sağlıklı bir zeminde kalıcı olarak enflasyonu düşürmenin yolunu açmış oluyoruz. 2023 yılında yıl sonu TÜFE'nin yüzde 65 olmasını bekliyoruz. 2024 yıl sonunda TÜFE'nin %33,0, 2025 yıl sonunda %15,2, 2026 yıl sonunda %8,5 olmasını bekliyoruz.
"İHRACATIN BU YIL 255 MİLYAR DOLARA ULAŞMASINI BEKLİYORUZ"
İhracatın bu yıl 255 milyar, 2026'da 320 milyar dolara ulaşmasını bekliyoruz. Cari açığın -2'ler civarında gerçekleşmesini bekliyoruz. Yurt içi tasarruflarımızı artıracağız. 1,6 puan artış göstereceğini tahmin ediyoruz. Yıl sonunda cari işlemler açığının 4 milyar dolar olmasını bekliyoruz. 2023'te depreme ayırdığımız bütçe 762 milyar TL. 2024'te 1 trilyon 62 milyar TL. 3 trilyona yakın kaynağın afetin yaralarını sarmak için kullanılacağını ifade etmek isteriz."