Van Haber

En genç nüfusa sahip Van yaşlanıyor: Ekonomik kaygılar nüfus oranını vurdu

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Van Bölge Müdürlüğü tarafından yayınlanan veriler göre Van’da 2026 yılı 2024 yılı arasında yüksek derecede düşüş yaşandığı gözlemlendi. Vatandaşlar artık ne evleniyor, nede çocuk yapıyor.

Abone Ol

Van’da son yıllarda artan maliyetler, işsizlik ve ekonomik kaygılar nedeniyle gençler artık evlenmek istemiyor. Bir taraftan güvensiz bir ilişki diğer taraftan ekonomik kaygılar nedeniyle Vanlı gençler evlilik yerine flört etmeyi tercih ederken en fazla genç nüfusa sahip Van 9 içerisinde tam tersini yaşayarak yaşlanmaya başladı. 2016 verilerine göre doğurganlık hızının 3. 20 olduğu Van’da 2023 yılında 2,3 olarak ölçüldü. Vatandaşlar artık ne evlenebiliyor ne çocuk yapabiliyor. Evli olan bireylerde artan maliyeteleri göz önüne alıp çocuk yapmamayı tercih ediyor.

Doğum oranı düşüyor, Türkiye nüfusu yaşlanıyor. Durumun kritik eşiğe gelmesiyle "Nüfus Politikaları Kurulu" oluşturuldu. Kurul, Türkiye'de sağlıklı bir nüfus yapısı için politikalar geliştirecek, önlemler alınmasını sağlayacak.

NÜFUS POLİTİKALARI KURULU GÖREVE BAŞLIYOR

2023 yılında Türkiye'de 65 yaşını geçenleri sayısı 9 milyona yaklaşmıştı. 2018-2023 döneminde yaşlı nüfusu yüzde 21,4 artarak 8 milyon 722 bin 806 oldu. 65 yaş üstünün genel nüfus içindeki oranı ise yüzde 10,2 olarak ölçüldü. Araştırmalar yaşlı nüfus oranının 2060 yılında yüzde 22,6 olacağını, 2080'de ise Türkiye'de yaşayan her 4 kişiden 1'inin 65 yaş üstü olacağını gösteriyor.

Yaşlıların oranı artarken, doğum oranları da düşüyor. Bu nedenle Türkiye'nin nüfus artış hızı, 1960'ta yüzde 2,4 iken 2010'da yüzde 1,4'e düşmüştü. 2022'de ise yüzde 1'in altına düştü ve 0,7 olarak gerçekleşti. 2023 sonunda ise nüfus artış hızı yüzde 0,11 ölçüldü. Ancak yüzde 1-3 arası sağlıklı bir nüfus artış hızı olarak kabul ediliyor.

DOĞURGANLIK HIZI YÜZDE 1,51'E DÜŞTÜ

2000'li yıllardan itibaren yaşam konforundaki yükseliş, eğitim sürelerinin uzaması ve işgücüne katılan kadın sayısının artması gibi nedenlerle doğum oranların da düşmeye başlamış ve bir zamanlar Avrupa'nın en genç nüfusuna sahip olan Türkiye'de ilk kez bazı Avrupa ülkelerinin gerisinde kalmıştı.

2023 sonunda Türkiye'de toplam doğurganlık hızı yüzde 1,51'e kadar düştü. 2001 yılında bu oran yüzde 2,38 idi.

3 ÇOCUK UYARISI İLE BAŞLAMIŞTI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından ilk olarak "Her aile üç çocuk sahibi olmalı" sloganı ile başlatılan çalışmalar, 25 Aralık'ta Resmi Gazete'de yayınlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile bir üst boyuta taşındı.

Kararname ile "Nüfus Politikaları Kurulu" oluşturuldu. Artık devlet meselesi olarak ele alınacak olan nüfus konusunda Cumhurbaşkanı Yardımcısı başkanlığında oluşturulan kurulda, Adalet Bakanı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı, Çalışma ve Sosyal güvenlik Bakanı, Gençlik ve Spor Bakanı, Hazine ve Maliye Bakanı, İçişleri Bakanı, Milli Eğitim Bakanı, Sağlık Bakanı, Diyanet İşleri Başkanı, İletişim Başkanı, Strateji ve Bütçe Başkanı, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Başkanı yer alıyor.

UZMANLAR EŞLİĞİNDE POLİTİKA GELİŞTİRECEK

Kurul, her 6 ayda bir toplanacak ve Türkiye'nin nüfus politikalarını oluşturacak. Yürürlükteki politikalarla ilgili gözden geçirmeleri yapacak. Bu konuda gerekli gördüğü uzmanları, sivil toplum temsilcilerini, bilim insanlarını dinleyecek. Çalışma grupları oluşturacak, demografik yapıda meydana gelen değişimleri inceleyip özellikle doğurganlık oranındaki azalma ve sebepleri üzerine kapsamlı çalışmalar yürütecek. Doğurganlık oranının sağlıklı bir seyide tutulması için alınması gereken önlemleri belirleyecek.

HEDEF SAĞLIKLI NÜFUS PİRAMİDİ

Kurulun çalışmalarıyla ailelerin çok fazla çocuk yapması değil, sağlıklı bir doğum oranı hedefleniyor. Son yıllarda kadınlara verilen doğum izinleri, süt izinlerinin artırılması gibi pozitif ayrımcılıklar yürürlüğe girmişti. Bunlara ek olarak dar gelirli olup çocuk sahibi olmak isteyenlere bakım ve eğitim konusunda yardım da veriliyor.

BİRÇOK ÜLKENİN SORUNU

Nüfusun yaşlanması ve doğum oranlarını düşmesi, işgücü bulmayı zorlaştırıyor, sağlık sistemi ve sosyal güvenlik sisteminin yükünü artırıyor. Uzun vadede ise ülkenin varlık sorunu haline gelebiliyor. Bu nedenle ABD, Çin, Rusya, Singapur, Japonya, Fransa, Kanada, Finlandiya gibi bir çok ülkede, nüfus artışını teşvik eden politikalar uygulanıyor.