Van merkez İpekyolu ilçesi sınırlarında bulunan Erçek Gölü Sulak Alanı’nı her yıl ziyaret eden binlerce flamingo, 2019 yılında az görülmesiyle birlikte 9. Flamingo Festivali yapılmadı ve ardından tamamen rafa kaldırıldı.

Erçek Gölü, uzun yıllar boyunca volkanik set gölü olarak kabul edilmiştir. Ancak son dönemlerde yapılan araştırmalar, göl çevresinde volkanik set izlerine rastlanmadığını ortaya koymuştur. Bu durum, gölün oluşumuyla ilgili yeni tezlerin gündeme gelmesine neden olmuştur. Araştırmalar, göl havzasının doğu-batı yönlü fay hatlarıyla, göl çanağının ise kuzey-güney yönlü fayların etkisiyle şekillendiğini savunmakta; bu bağlamda gölün, Üst Pleistosen döneminde oluşmuş genç bir tektonik göl olduğu kabul edilmektedir.

Erçek Gölü, yüzlerce kanatlı hayvan ve kuş türüne ev sahipliği yapmaktadır. Türkiye'deki 453 kuş türünün yaklaşık yarısı, Erçek Gölü Havzası’nda varlığını sürdürmektedir. Bu yönüyle göl, yalnızca yerel kuş türleri için değil, flamingolar gibi göçmen kuşlar için de önemli bir konaklama ve üreme alanıdır. Bu özellikleri sayesinde göl, doğal bir kuş cenneti ve zengin bir ekosistem olarak kabul edilmektedir. Ulusal ve uluslararası sınıflandırmalarda ise “B” sınıfı sulak alan statüsünde yer almakta, bu sınıf genellikle nesli tükenme riski altındaki kuşların yaşadığı alanları kapsamaktadır.

COĞRAFİ ÖZELLİKLERİ

Erçek Gölü, Van Gölü'nün 30 km doğusunda, 38° 39' K ve 43° 33' D koordinatları arasında yer almaktadır. Suları alkali özellik taşıyan gölde pH değeri 9.40 ile 10.75 arasında değişmektedir. 114 km² yüzey alanına ve 1808.32 metre rakıma sahiptir. Van Gölü Havzası’ndaki ikinci en büyük göl olma özelliğini taşıyan Erçek Gölü’nün en derin noktası 40 metre, ortalama derinliği ise 18,45 metredir. Gölü besleyen tek akarsu ise doğusundan dökülen Memedik Deresi’dir.

Erçek Gölü’nün tuzlu ve sodalı suyundan dolayı doğal olarak hiçbir balık türü yaşamamaktadır. Ancak 1985 yılında Van Tarım İl Müdürlüğü tarafından göle Van Gölü’nden alınan inci kefali yavruları bırakılmış, bu işlem 1992 yılına kadar her yıl tekrarlanmıştır. Zamanla bu balıkçılığı teşvik etmek amacıyla üç farklı kooperatif kurulmuş olsa da, kooperatiflerin üreme dönemi balıkçılığında ısrarcı olması bu girişimlerin başarısız olmasına neden olmuştur. Günümüzde profesyonel balıkçılık yapılmamaktadır. Bununla birlikte, inci kefali üreme döneminde tatlı sulara göç ederken kaçak avcılık yapılmaktadır. Bu kaçak balıkçılığın popülasyon üzerindeki etkisi literatürde yeterince araştırılmamıştır. Göldeki inci kefali popülasyonunun biyolojik özelliklerine ilişkin henüz kapsamlı bir çalışma yapılmamıştır; yalnızca Sarı ve İpek (1988) tarafından dağılımı üzerine sınırlı bir çalışma gerçekleştirilmiştir.

Van’da Havalar Isındı, Yaylalara Göç Başladı Van’da Havalar Isındı, Yaylalara Göç Başladı

Flamingo

BİLİMSEL ÇALIŞMALAR

Erçek Gölü hakkında yapılan çalışmalar oldukça sınırlıdır. Mevcut çalışmaların büyük bölümü gölün fiziksel özellikleri ve çevresindeki canlı yaşamı üzerinedir. Behçet ve Atlan (1994), Van-Erçek ve Turna-Bostaniçi göllerinin sucul florasını inceledikleri çalışmalarında, Memedik Deresi'nin döküldüğü bölgede Phragmites australis ve tuzcul bir tür olan Puccinella qiantea’nın baskın bitki toplulukları oluşturduğunu, gölün doğu kıyılarında ise alüvyonlar üzerinde İris spuria subsp. musulmunica topluluklarının bulunduğunu belirtmişlerdir.

Yıldız (1997), gölde bulunan zooplankton türlerini ve bunların mevsimsel dağılımlarını incelemiş; sıcaklığın 1–23 °C, pH değerinin 9.40–10.75, çözünmüş oksijenin ise 2.9–6.7 mg/l arasında değiştiğini tespit etmiştir. Bu çalışmaya göre göldeki zooplankton toplulukları Cladocera, Copepoda, Rotatoria, Ostracoda ve Diptera türlerinden oluşmakta, bu toplulukların %51’ini Copepoda, %37’sini Rotifera, %12’sini ise Cladocera oluşturmaktadır.

Sarı ve İpek (1998), Erçek Gölü'nün batimetrik özelliklerini inceledikleri çalışmada, çeşitli uydu verileri kullanarak gölün su seviyesi haritasını çıkarmışlardır. GPS ve ecosounder teknolojileri ile yapılan ölçümlerde gölün en derin noktasının 40 metre, ortalama derinliğinin 18,45 metre olduğu saptanmıştır. Ayrıca, bu cihazlar yardımıyla inci kefali popülasyonunun dağılımı da belirlenmiş, özellikle Ağustos ayında 6–20 metre, genellikle ise 10 metre derinlikte yoğunlaştığı gözlemlenmiştir. Aynı çalışmada gölün son su seviyesi kotu ise 1810.52 metre olarak kaydedilmiştir.

Muhabir: Yeşim Aşan