Son yıllarda meslek okullarında ve usta-çırak ilişkilerinde yaşanan değişiklikler, "Yeteri kadar çırak yetiştirilmemesi" sorununu ciddi bir şekilde gündeme getiriyor. Geleneksel olarak, usta-çırak ilişkisi birçok meslek dalında yeni yetişen nesillere tecrübe ve bilgi aktarımını sağlayan önemli bir araçtı. Ancak, bu değerli modeldeki değişiklikler gelecekteki sektörlerin kalifiye işgücü eksikliğiyle karşı karşıya kalmasına neden oluyor.
TEKNOLOJİ MESLEKLERİ ÖLDÜRÜYOR
Van'da yaşanan çırak istihdamı açığı, mesleklerin geleceği açısından büyük bir tehdit oluşturuyor. Geleneksel mesleklerin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmaları, nitelikli işgücü eksikliğinin artması anlamına geliyor. Bu durum, birçok sektörün sürdürülebilirliğini tehlikeye atarak ekonomik ve sosyal dengenin bozulmasına yol açabilir.
MESLEK SEÇİMİNDE TERCİHLER DEĞİŞTİ
Yeterli çırak yetiştirilmesi sorununun temelinde, meslek okullarının ve usta-çırak ilişkilerinin önemini yitirmesi yatıyor. Eskiden ustalar, çıraklara mesleklerini öğretirken aynı zamanda pratik deneyim kazanmalarını ve mesleklerini ilerletmelerini sağlıyordu. Ancak son yıllarda, gençlerin meslek seçiminde tercihlerinin değişmesi ve teknolojinin ilerlemesiyle birlikte bu geleneksel modelde önemli değişiklikler yaşandı.
USTA ÇIRAK İLİŞKİLERİ DEĞER KAZANMALI!
Yetersiz çırak yetiştirme sorununun çözümü için meslek okullarının ve usta-çırak ilişkilerinin tekrar değer kazanması gerekiyor. Meslek okullarının daha cazip hale getirilmesi, gençlerin meslek seçimlerini teşvik etmek için önemli bir adım olacak. Ayrıca, iş dünyası ve yerel yönetimler arasında işbirliği sağlanarak usta-çırak ilişkisinin desteklenmesi gerekiyor. Ustaların çıraklara öğretecekleri deneyim ve bilgi, gelecekteki meslek sahiplerinin yetişmesinde önemli bir rol oynayacak. Yeterli çırak yetiştirme sorunu, sadece Van için değil, ülke genelindeki tüm sektörler için önemli bir mesele. Geleceğin iş gücünün nitelikli ve donanımlı olabilmesi için çırak yetiştirme sistemine yeniden odaklanılması gerekiyor. Aksi takdirde, mesleklerin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmasıyla birlikte ekonomik büyüme ve kalkınma da tehlikeye girecek.
Yeni Doğu Gazetesi / Adil Harmancı