Van’da uzun yıllardır müzik aletleri üreterek yurt içi ve yurt dışında gönderen Tevhit Topal tasarruf tedbirleri kapsamında kapatılan Halk Eğitim Merkezlerinin tekrar hayata geçirilmesi ve sanata yönelik desteklerin hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi. Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı sanatçı Topal yetkili kurumların sanatı görmezden geldiğini ve bugüne kadar herhangi bir desteğin veya ziyaretin bile gerçekleşmediğini söyledi. Bakanlık yetkililerin her toplantıda umut verici sözler sarf ettiğini belirten Topal toplantı sonrası bu sözlerin unutulduğunu belirtti.
“BAĞLAMA YAPIMI SABIR VE TİTİZLİK GEREKTİREN BİR İŞTİR”
Bağlama yapım aşamasıyla ilgili konuşan Topal, “Mesleğe 1980 yılında başladım. Babam, rahmetli Âşık Dermani İbrahim Topal ile birlikte bu yola koyulduk. Babam Erzurum'dan gelerek bu mesleği icra etmeye başlamıştı. Onun yanında öğrenip geliştirdiğim bağlama yapımını, 25-27 yaşlarımdayken Van’a yerleşerek burada sürdürmeye başladım. 1992 yılında bağlama yapımı mesleğini Van’a taşıdım ve o zamandan bu yana aralıksız devam ediyorum. Bağlama yapımı sabır ve titizlik gerektiren bir iştir. Ağaçların belli aşamalardan geçmesi ve iyi bir şekilde kuruması gerekir. Bu süreçte her aşamayı dikkatle işlemelisiniz. Örneğin, en hızlı şekilde bir bağlama yapmak bile en az bir buçuk ayımı alıyor. Bazen özelliklerine ve iş yoğunluğuna bağlı olarak bu süre iki ayı, hatta dört ayı bulabiliyor” dedi.
“DESTEKLE DAHA BÜYÜK İŞLER BAŞARABİLİRİZ”
Yetkili kurumlarında desteğiyle bu sanatı daha ileri bir düzeye taşıyabileceklerini ifade eden Topal, “Son zamanlarda ilgi eskisi kadar yoğun olmasa da bu duruma ümitsiz bakmıyorum. Pozitif bir yaklaşımla elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Yaklaşık 10 yıldır Van Halk Eğitim Merkezi bünyesinde bağlama yapımı üzerine kurslar veriyorum. Kendi atölyemde, halk eğitim desteğiyle birçok öğrenci ve çırak yetiştirdim. Bugün bu mesleği okullarda sürdüren ya da bağımsız çalışan öğrencilerim var. Ancak bu sayı yeterli değil. Daha fazla destekle daha büyük işler başarabiliriz” diye konuştu.
“KURSLAR KAPATILDI AMA GÖNÜLLÜ DERS DEVAM EDİYOR”
Tasarruf tedbirleri kapsamında kapatılan Halk Eğitim Merkezlerinin mağduriyet yaşattığını söyleyen Topal, Öğrencilere gönüllü bir şekilde kendi atölyesinde ders vermeye devam ettiğini belirtti. İl Kültür Turizm Müdürlüğünden hiçbir destek görmediğini kaydeden Topal Vali Ozan Balcı’nın da bugüne kadar ziyaret etmediğini ve önümüzde ki günlerde Vali Balcı’nın kendilerini ziyaret etmesi temennisinde bulundu. Topal, “Ne yazık ki devlet destekli kursların kapanması büyük bir dezavantaj. Ancak ben kurslarımın kapanmasına izin vermiyorum. Eğitimleri yaz aylarında ve tatillerde de sürdürüyorum. Öğrencilerime bu mesleğin değerini anlatmaya ve onlara destek olmaya devam ediyorum. Ama bu süreçte yetkililerden yeterli destek göremediğimi üzülerek belirtmeliyim. Valimiz burayı henüz ziyaret etmedi, belki de hala atölyemizden haberdar değil. Kültür Müdürlüğü ise yılda bir-iki kez uğramaktan öteye geçemiyor. Türkiye’nin dört bir yanına, hatta yurt dışına bağlamalar gönderiyorum. Almanya, Amerika, Yeni Zelanda gibi birçok ülkeye siparişlerim oldu. Siparişlerin yoğunluğuna bağlı olarak teslim süreleri değişiyor; bazen iki ay, bazen dört ay sürebiliyor. Ancak bu yoğunluğa rağmen yetkililerden aradığım manevi desteği göremiyorum” ifadelerini kullandı.
“KÜLTÜREL MİRAS TAŞIYICISINA SIFIR DESTEK”
Kültürel Miras Taşıyıcısı Topal aldığı belgelere rağmen hiçbir destek görmediğini belirtti. Topal, “Ben aynı zamanda Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı bir sanatçıyım. "Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı" unvanına sahibim. Uluslararası geçerliliği olan belgelerimiz var ama bu belgelerin biz sanatçılara sağladığı pratik bir fayda ne yazık ki yok. Kültür Bakanlığı’ndan ya da İl Turizm Müdürlüğü’nden gelen yetkililer bazen ziyaret ediyor, konuşmalar yapıyor, notlar alıyorlar ama ardından hiçbir gelişme yaşanmıyor. Beklentim, bizim gibi ustalara daha fazla değer verilmesi ve destek olunması. Arada bir gelip çayımızı içsinler, halimizi hatırımızı sorsunlar, öğrencilerle aramız nasıl, sağlığımız yerinde mi diye ilgilensinler. Sanatçıya verilen bu küçük değer bile büyük bir motivasyon kaynağı olur. Bu mesleği ve kültürü yaşatmak için hep birlikte çaba göstermemiz gerekiyor” şeklinde konuştu.