Kuzeydeki kümbet sekizgen, güneydeki ise dokuzgen gövdeli olarak inşa edilmiştir. Ancak, dış kaplamaları sökülmüş olan bu kümbetler, günümüzde oldukça harap bir vaziyettedir. Yıpranmışlıklarına rağmen, bu yapılar bölgenin tarihine ışık tutmaya devam etmektedir.

Kümbetler, Kübik Köyü'nün yaklaşık 5 kilometre uzağındaki bir mezarlığın içerisinde yer almaktadır. Bu tarihi yapılar, sadece mimarileriyle değil, yanlarındaki gizemli zindanla da dikkat çekmektedir. Zindanın, büyük bir kaya gibi görünen ve yer altına inen merdivenleri bulunmaktadır. Yöre halkının aktardığı bilgilere göre, bu zindan geçmişte esirlerin tutulduğu bir yer olarak kullanılmıştır.

Kümbetleri ilk kez gören doğa fotoğrafçısı gezgini Serkan Koluş, “Bu tür tarihi yapılar genellikle büyük şehirlerde bulunur, ama burada, bu kadar harabe bir durumda olmalarına rağmen, çok etkileyici buldum. Yapıların mimarisi ve konumu, bölgenin geçmişine dair ipuçları veriyor,” dedi.

Tarihi yapıları ziyaret eden araştırmacı İsa Kaya, “Bu kümbetler gerçekten çok eski ve görkemli. Zindanın varlığı ise oldukça ilginç; buradaki tarih ve efsaneler hakkında daha fazla bilgi edinmek gerekiyor. Ancak bu tür yapılar için korunma ve restorasyon çalışmaları yapılmalı,” şeklinde konuştu.

Kartal Yuvası ışıl ışıl yanıyor Kartal Yuvası ışıl ışıl yanıyor

Yöre halkından Gökhan yıldırım  ise, “Çocukken buraya sık sık gelirdik ama pek üzerinde durmazdık. Şimdi, bu yapıların tarihi önemini fark edince çok şaşırdım. Zindanın eski zamanlarda nasıl kullanıldığını merak ediyorum. Bölgenin kültürel mirasını korumak için daha fazla çaba göstermeliyiz,” ifadelerini kullandı.

Kümbetler ve zindan, hem tarih meraklıları hem de doğa gezginleri için keşfedilmeyi bekleyen bir hazine niteliği taşımaktadır. Ancak, bu tarihi yapıların korunması ve restore edilmesi gerektiği de göz ardı edilmemelidir.

Muhabir: Yeşim Aşan