Tuşba Belediyesi Meclis birleşiminin Mart ayı açılış konuşmasını yapan Eşbaşkan Hanım Akkoş, iktidarın kayyım politikalarını eleştirerek, Van Büyükşehir Belediyesi'ne atanan kayyımı kabul etmeyeceklerini söyledi.

Eşbaşkan Akkoş: Çağrımızdır, Derhal Bu Politikalarınızdan Vazgeçin!

Eşbaşkan Hanım Akkoş, “Hakkari ile başlayan ve peyderpey devam eden boş dosyalarla, kumpas dosyalarla atanan kayyımlar son süreçte 14 belediyenin hepsini almamızı hazmetmedikleri için Van’da da halkın iradesine yine ipotek koydular, yine halkın iradesini gasp ettiler,” dedi. 
Kayyımın ilk icraatının kadın kazanımlarına el koymak olduğunu söyleyen Eşbaşkan Akkoş, “İlk icraatları Jin Kartı iptal etmek oldu, sosyal kartları iptal etmek oldu. Bizler bu hukuksuzluğu kabul etmiyoruz. Bu halk bu hukuksuzluğu kabul etmiyor. Bu süreçte bu halk iradesine sahip çıkarak iradesinin yanında olmuştur ve hiçbir zaman kayyım politikalarını kabul etmemiştir. Üç dönemdir halkın iradesine kayyım atıyorsunuz, halk her seferinde size bunun cevabını veriyor ve siz bu politikalarınızdan vazgeçmiyorsunuz. Çağrımızdır, derhal bu politikalarınızdan vazgeçin ve gasp ettiğiniz halkın iradesini, halkın belediyelerini halka teslim edin,” dedi.  

‘Bu Politikaları Kınıyoruz!’

DEM Parti Grup Eş Sözcüsü Bedih Kaçar ise şunları ifade etti: “11 ay içerisinde 12 belediye hukuksuz bir şekilde kayyım adı altında gasp edildi. Biz, bu anti demokratik politikaları kınıyoruz. Belediyelerimiz elimizden alındı, ama biz başımız dik bir şekilde esnafımıza da gidebiliyoruz, caddelerde, sokaklarda dolaşabiliyoruz. Fakat onların halka gidecek yüzleri yok. Bu politikaları kınıyoruz, lanetliyoruz!”

Whatsapp Image 2025 03 03 At 14.45.28

‘Daha Güçlü Bir Şekilde Çalışacağız’


DEM Parti Meclis üyesi Leyla Çelik söz alarak, “Bir kez daha buradan bu talanı, bu gaspı, bu hukuksuzluğu kabul etmediğimizi dile getirmek istiyoruz. Kayyım ataması sadece DEM Parti grubuna değil aslında AKP’li meclis üyelerinin iradesine de kayyım ataması yapıldı. Ama öncesinde Büyükşehir Meclisi’nde kayyımı kabul etmediklerini söylediler, neden bu süreçte sahip çıkmadılar kendi iradelerine? Ki onlar da bizler kadar seçilmiş belediye meclis üyeleridir. Yine geldiğimizde ilk işimizin kadına yönelik projelerle daha güçlü bir şekilde çalışmak olacağını bir kez daha buradan belirtelim,” dedi. 

DEM Parti Meclis üyesi Nazmiye Acar ise fotoğraflara dikkat çekerek, “Eşbaşkanlarımızın başının dik duruşu aslında birçok şeyi dile getiriyor. Eşbaşkanlarımız bu halkın seçilmişleri, bu halkın iradesidir. Kayyımın gelmesi hiçbir şey ifade etmiyor. Biz halkla beraber her yerdeyiz. Belediyesiz de belediyecilik yapabiliriz,” ifadelerini kullandı.  

Eşbaşkan Keser: İnanılmaz Vahşi Bir Süreç Yaşıyoruz

Eşbaşkan Ümit Keser, Ramazan ayını tebrik ederek, Ramazan’ın barışa vesile olmasını dilediğini söyledi. Eşbaşkan Keser sözlerine şöyle devam etti: “2016’da Türkiye Cumhuriyeti, Ankara’daki merkezi yönetim alanı olan TBMM’yi jetleriyle bombaladı. Ve ardından tüm Türkiye’de inanılmaz keskin bir darbe süreci yaşandı. Bu darbe sürecinin arkasından meşru kabul edilebilecek kayyım atmaları bir kararname ile ortaya çıktı.” 

Eşbaşkan Keser, 2025 yılında kayyımdan söz etmenin dünyada kabul görülecek bir şey olmadığını ifade ederek, “Yönetimsel biçimde de, bütün bilimsel durumlarda da bir belediye başkanı görevinden ayrıldığı zaman meclis kendi içerisinden birini seçer. Bin çeşit hile ile birçoğunu kendi elinin altına almaya çalıştığı, kendi ideolojisi altına alarak saçma sapan kararlarla, ceza olmayacak kararlarla alıyorlar. Hukuk ayaklar altına alınıyor. Hiçbir hizmet kaygısı olamayan kayyımı getiriyorlar,” dedi. 


CHP’li belediyelere de kayyım atandığına dikkat çeken Keser, “Şu anda kıyımlar dediğimiz kayyımlar dediğimiz inanılmaz vahşi bir süreci yaşıyoruz. CHP’li belediyelere de atanıyor ve böyle giderse İstanbul Büyükşehir’e de atanacağı fısıltısı dolaşıyor. Ciddi bir dayanışma, ciddi bir güç olmayınca otoriterliği eline alan herkes yaşayabilmek için en güçlü darbeyi vuracaktır,” ifadelerini kullandı.  Eşbaşkan Keser son olarak, “Bu hislerle, en önemsediğimiz barış çağrısının bu topraklarda kanı durdurması ve şimdiye kadar yaşanmışlıkların artık üzerine biraz daha eklenmemesi adına yapılan çağrıyı da buradan saygıyla içselleştiriyorum. Barış çabasında olan tüm çevrelere bu konudaki duygu ve düşüncelerinden dolayı teşekkür ediyorum. Ramazan bayramının barışa vesile olmasını diliyorum,” dedi.

AKP’li Kanan’dan ‘Sicil’ Tartışması 

Van'da Tıraşa Yüzde 50 Zam Geldi Van'da Tıraşa Yüzde 50 Zam Geldi

AKP Meclis üyesi Ümit Kanan, “Şahsi olarak kayyım konusundaki fikirlerini daha önce de yine bu mecliste dile getirmiştim. Bizler de ilimizde artık gerginlik istemiyoruz. Barış ve huzur istiyoruz. Kayyım atamalarının tabii ki doğru olmadığını fakat ülkemizin, devletimizin hassasiyetlerinin olduğunu hepimiz biliyoruz,” demesiyle beraber DEM Parti sıralarından, “Hangi hassasiyet, Kürt halkının hassasiyetleri ne olacak? Senin iradene bile ipotek koyan hassasiyetten söz ediyorsunuz,” sesleri yükseldi.  Kanan’ın, “Gelinen noktada güzel adımların atıldığına inanan biriyim. İsterdim ki bugün sicilinde bir şey olmayan,” sözleri üzerine Meclis salonunda, ‘Kayyûm talane berxwedan jîyane’, ‘Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek’ sloganları atıldı.
 
‘İrademiz Kadar Gücümüz de Kudretlidir’

Ardından söz alan Van Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkan Vekili üyesi Tuncer Sağınc, “Ramazan bütün dinler açısından farklı bir öneme sahiptir. Ramazan ayında savaş olmaz, karşılıklı nezaket olur. Fakat mağduriyetleri bile tanımlarken nezaket sınırlarının dışına çıkmış olan bir siyasetçi profili var. Mağduriyet üzerinden bu döneme geldikleri dönemi çok çabuk unuttular. Kendileri bir şey ifade ettiğinde onlara dönüp sicil tartışması yapıldığında kıyametleri koparıyorlardı,” sözlerini kullandı.  Sağınc, “Hiç kimse Abdullah Zeydan ve Neslihan Şedal’in sicili üzerinden bir tartışma yürütme hakkına ve haddine sahip değildir. Abdullah Zeydan ve Neslihan Şedal bu halkın demokrasi mücadelesine ve barış mücadelesine ömrünü vermiştir. Abdullah Zeydan’ın yargılandığı dosya; hırsızlık dosyası değildir, taciz dosyası değildir, istismar dosyası değildir. Abdullah Zeydan ve Neslihan Şedal bu halkın seçilmiş iradesidir. Bizim de irademizdir, eşbaşkanlarımızdır. Atanan kayyım meşru değildir,” dedi. 

Yeni bir sürecin başladığını ifade eden Sağınc, “Bir süreç başlatılıyor. Biz 12 metrekareden bu süreci başlatanları selamlıyoruz. Geçmişte yaşadığımız bütün acıları sineye çekerek bu sürecin destekçisi olacağımızı buradan bir daha belirtiyoruz. Barışa giden yolun iyi niyetle örüleceğine inanıyoruz. Bir taraftan barış bir taraftan çözüm derken diğer taraftan tutuklama ve kayyım politikasını kabul etmeyeceğimizi bir daha söylüyoruz. İrademiz kadar gücümüz de kudretlidir. Hiçbir zaman geri adım atmayacağımıza bütün dünya şahittir. Biz iyi niyetlice bu sürecin yürütülmesini istiyoruz, bu yüzden derhal bu kayyım politikasından vazgeçilip halkın seçtiği belediyelerin bir daha halka iade edilmesini bekliyoruz,” dedi.

Kaynak: Haber Bülteni