İşgalci Siyonistlerin Gazze'de gerçekleştirdiği soykırım, tüm dünyada ve ülkemizde en sert şekilde kınanırken, ülkemizdeki bazı ırkçı, insanlıktan nasibini almamış ve kafatasçı güruhlar tarafından neredeyse sevinçle karşılanmıştır. Biz biliyoruz ki, kirli vicdanlarındaki bu hastalıklı ruh halinin sebebi İslam'a olan düşmanlıktır. Ancak burada şunu söylemekte fayda var ki, Gazze'de işlenen insanlık suçu sadece Müslümanların meselesi değil, tüm insanlığın meselesidir ve tüm insanlığın karşı duruş göstermesi gereken vahşet içeren bir süreçtir. Ama ne acıklı ve vicdanları körleştiren bir durumdur ki gezi olaylarında ortalığı yakıp yıkanlar, bugün Gazze'de yaşananlardan ötürü sokağa çıkan İnsanların tepkilerini eleştiriyor, tepkiler sırasında hiç tasvip etmediğimiz şekilde münferiden gerçekleşen bir kaç olayı vandallık olarak adlandırıyorlar.

İlimizde dün gerçekleştirilen yürüyüşte bir kişi tarafından bir dükkanın camlarının taşlanması sonucu dükkânda bulunan bazı kişilerin tahriklerine rağmen
yürüyüşte bulunanlarca sabote edilmeden olayın büyümesine izin verilmemesi ve yürüyüş boyunca herhangi bir taşkınlık yapılmadan programın sonlandırılması, aklı selim bir şekilde hareket edildiğinin göstergesi olmuştur. Ancak HDP ve destekli çevrelerin bireysel gerçekleşen bu olayı; barbarlık ve vandallık olarak gösterilerek sosyal medyada paylaşım yapılmaları bizlere çok tirajikomik gelmektedir. 6-8 Ekim olaylarında ortalığı kan çanağına çevirenler, dükkanları yağmalayanlar; bir bayram akşamı Van'daki işportacıların ekmek teknelerini ateşe verip kepenk kapattıranlar, dükkânların camlarını aşağı indirenler, sanki uzaydan gelmiş yaratıklardı. Nevruz kutlamalarında ortalığı yakıp yıkanlar, sanki bu güruhlar değildi. İktidar partisinin yaptığı mitinglerde bulunan kadın, çocuk ve yaşlılara saldıran hastalıklı kişilikler sanki bunlar değildi. Ayrıca her esnaftan gayrı resmi olarak haraç toplayanların kim olduğunu bir sorgulamak gerekir.

Bu parodi, kendilerini perdeledikleri, o ideolojik kavramların özünde İslâm düşmanlığı olduğu gerçeğini ve tasmalarını taşıdıkları güruhun Ermeni, Siyonist, Yahudi ve Abd'nin olduğu gerçeğini ortadan kaldıramayacaktır. Fikir özgürlükleri, Müslümanların "La İlahe İllallah" dediği yere kadar; Demokratlıkları, Müslümanların topraklarını korumak için mücadele etmelerine, Müslüman yöneticilerin iktidara gelmelerine ve İslami değerlerin korunmasına kadardır. Bizler, onların nerede durduklarına değil, kendi vicdanlarımızın nerede olduğuna bakıyoruz. SORUNLU değil, SORUMLU bir hareket alanı çizmeye devam edeceğiz.

Dünkü yürüyüşte hiç bir dernek, hiç bir siyasi parti, hiç bir kuruluş ya da başka bir yapı ön plana çıkmadan muhteşem bir ses oluşturan, düşünceleri bir tarafa bırakıp programa katılan, değerlilerini bir tarafa bırakıp kardeşlerimize meşale olan, tarafını bir tarafa bırakıp Filistin'i taraf seçen, tartışmaları bir tarafa bırakıp Katil İsrail'i hedef alan ve kınayan, ayrılıkları bir tarafa bırakıp birlik olan, keyfini bir yana itip GAZZE'ye IŞIK olan kısacası BİR ve BİRLİK olan tüm VAN halkına teşekkür ediyoruz. Hiçbir çabanın boşa gitmediğini düşünerek;

BOYKOT'a devam
YARDIM'a devam
DUA'ya devam
PAYLAŞIM'a devam
OKUMA'ya devam
EYLEM'e devam

diyoruz...

VAN SİVİL DAYANIŞMA İNİSİYATİFİ

Muhabir: Adil Harmancı