Hafta boyunca Elazığ kenti ve Elazığspor, bu maçı kazanmak, özellikle Vanspor'u yenmek için her yolu denedi. Buna, verilen yüksek primler de dahil olmak üzere, hakem atamalarındaki değişiklikler de dahildir. Vanspor'un bu maçı kazanmaması için her türlü tezgah önceden hazırlanmıştı.
Ama asıl sorun bu değil! Asıl sorun, tüm bunların kamuoyunun gözü önünde cereyan etmesine rağmen, Van’ın bu kadar sahipsiz olmasıydı. Hiçbir STK, hiçbir milletvekili, hiçbir yetkili, Vanspor ve Elazığspor maçı için alınan skandal kararlara ses çıkarmadı. Hiçbir Vanlı iş adamı çıkıp da, "Siz Vanspor olarak bu maçı kazanın, ben de size 300 değil, 500 bin lira prim vereceğim" demedi.
Vanspor yönetimi ve Vansporlu futbolcular, bugün sahaya çıkıp dimdik bir şekilde ve eğilmeden maçlarını oynadılar. Kulüp Başkanı Veysi Gencer’in de dediği gibi, "TFF’ye rağmen, hakemlere rağmen, sahipsizliğe rağmen bu maçı alacağız" demek için 80 dakika boyunca direndiler. Nitekim, 80 dakika boyunca da çok üstün bir oyun sergilediler. Hatta 75 ile 80. dakikalar arasında yakalanan 3 net gol pozisyonu fırsata çevrilip golle sonuçlandırılsaydı, her şeye rağmen bugün Vanspor kazanmış olacaktı. Ama maalesef futbol şansı da Vanspor’dan yana olmadı.
Son Dakika İptal Edilen Penaltı Kararı ve Güvenlik Zaafiyeti
Son dakikada verilen ve ardından iptal edilen penaltı kararı, tamamen stattaki gerginlik ve baskının etkisiyle iptal edildi. Van’da en ufak bir olayda biber gazlarıyla, coplarla sahaya inen güvenlik görevlileri, burada futbolcular dövülüp ana-avrat küfür edilirken müdahale dahi etmedi. Elazığ taraftarı, 90 dakika boyunca hem hakemlere hem Vanlılara hem de Vansporlulara hakaretler ve küfürler yağdırırken, yine kimse ses çıkarmadı. Bakın göreceksiniz, bu kadar olayın yaşandığı maçta Elazığspor hiçbir ceza almayacak. Ama eğer bu olaylar Van’da yaşanmış olsaydı, Vanspor’a en az 3 hafta seyircisiz oynama, binlerce liralık para cezası ve hak mahrumiyetleri verilirdi.
Maalesef, ülkede adaletin olmadığı, temelde ayrımcılığın her platformda yaşandığı bir senaryoyu futbolda da gördük. Hafta boyunca yapılan açıklamalar, baskılar ve alınan flaş kararlar, Türkiye’de seyir zevki için oynanan bir futbol maçının bile adil olamayacağının en büyük göstergesi oldu.
Elazığspor’un 40 Yıllık Türküsünü Çaldırması: Dalga Geçercesine Bir Senaryo
Maç sonunda, Elazığspor yönetiminin son günlerde gündemde olan 40 yıllık türküsünü çaldırması, adeta bir gözdağı ve dalga geçme sahnesi oluşturdu. Bunun anlamı şuydu: "Siz ne yaparsanız yapın, gücünüz bize yetmez. Çünkü biz her türlü gücü yanımıza ve arkamıza aldık. Sizinle hiçbir şekilde eşit şartlarda yarışmayacağız." Ne diyelim? Maalesef, her alanda olduğu gibi futbolda da gerçek ortada. Bu kadar çifte standardın olduğu bir ülkede, futboldan adil bir sonuç beklemek; yaz gününde kar helvası istemek gibi bir şey. Son olarak, Vanspor yönetimini, Vansporlu futbolcuları, Vansporlu taraftarları ve her şeye rağmen ümidini yitirmeyen Van halkını tebrik ediyorum. Bu bir futbol maçı ve elbette ki bir kazananı ve bir kaybedeni olacak. Bu dünyanın her yerinde böyledir. Ama maalesef, eşit şartların olmadığı hiçbir oyun, hiçbir yarışma tat vermiyor. Ne diyelim… Adaletin terazisiyle bu kadar oynadığınız bir ülkede, umarım bir gün o ayarını bozduğunuz kantar sizi de tartar.